NEREYE GİDİYORUZ?

İlk Yayın : 29 Şubat 2024 – Son Güncelleme 29 Şubat 2024, 10:53

Memlekette neredeyse her şey tersine döndü. Biri bitmeden, diğeri başlayan hareketler, Laik Cumhuriyete saldırılar, çirkin kavgalar, hepimizin canını acıtıyor.

Elleri yağda balda olanların, tuzu kuruların dışında ağlamayan, sızlamayan yok. Milyonlar perişan, ekonomi çökmüş. Ortada da sadece bomboş vaatler var.

“Ört ki ölem!”

Siyasetteki çürümeyi anlamakta ve anlatmakta zorlanıyorum. Siyasi parti başkanı, 9 ay önce  “canım” dediğine şimdi, “canın çıksın” der mi? Düşmanlık bizdeki siyasetin hamurunda mı var, mayasında mı? Yoksulluk ve mutsuzluk sadece insanları değil, tüm toplumu aptallaştırır.

Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlûkusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama —
kabahatin çoğu senin, canım kardeşim!”

― Nazım Hikmet RAN

Benimde dilim varmıyor ama…….

Tarih boyu ileri-geri çatışmaları sürdü ve sürmekte. Gericilerin sesi çok çıksa da, milleti kurtarma ,yıldırma çabaları artsa da nehirler tersine akmaz. Allah ile aldatmaya, devam etseler de, cehaletten medet umsalar da saatlerin ilerleyişi durdurulamaz.

Aydınlanma çağını hiç yaşamamış gibi saymak doğaya ve insan doğasına aykırıdır.

 

Başa dön tuşu