Narenciyeli eylem

İlk Yayın : 19 Mart 2021 – Son Güncelleme 19 Mart 2021, 10:42

Mersin’in Mezitli ve Yenişehir ilçeleri arasında kalan Kaleköy’ünde hazineye ait 260 bin metrekarelik alanın TOKİ tarafından yapılaşmaya açılmak istenmesi yarım asırdır yörede narenciye üretimi yapan çiftçilerin tepkisine neden oldu. Çocuklarıyla birlikte narenciye ürünleriyle eylem yapan çiftçiler sorunlarına çözüm yolu bulunmasını istedi.

Bahçelerini 1980’lerde kurduklarını, 1990 yılından beri hazineye kira bedelini ödediklerini belirten üreticiler, seslerini duyurabilmek için Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) öncülüğünde ellerindeki narenciye ürünleri ve zeytin dalları ile Gazeteciler Cemiyeti önünde buluştu. Çocukların ve köylü kadınlarında katıldığı eylemde üreticiler ve çevreciler “Tarımın kalesi Kaleköy düşerse kale düşer tarım biter” şeklinde pankart ile “Ağacımıza sarılalım, ağacımızı koruyalım”, “Tarımın Kalesini yıktırmayız”, “20 bin ağaç kesiliyor”, “Betonlaşmaya hayır”, “Kentimize nefes aldıran akciğerlerimizi ranta teslim etmeyiz”, “Toprak bizim hem işimiz hem aşımız, Aşımıza beton döktürmeyiz” yazılı dövizler açtı.

“TARIM VE ORMANLIK ALANLARI YOK EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR”

Eylemde konuşan MERÇED Başkanı Sabahat Aslan, Mersin’in son günlerde çevreye yönelik katliamlarla gündeme geldiğini hatırlatarak son olarak ise Kaleköy’ünün tarım ve ormanlık alanlarının yok edilmeye çalışıldığını söyledi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın re’sen onayladığı plan değişikliği ile Kaleköy’ündeki 98 bin 763 metrekarelik toptan ticaret alanına galericiler sitesi, 101 bin 987 metrekarelik alana ise küçük sanayi sitesi yapılacağını ifade eden Aslan, yerel yönetimlerin, meslek odalarının ve bölge halkının görüşünü almaksızın plan değişikliği yapılmasının planlama yönetmeliğine, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırı olduğunu savundu.

“TARIM ALANLARININ RANTA KURBAN EDİLMESİ HUKUKSUZDUR”

Galericiler Sitesi ve Küçük Sanayi Sitesi yapılmak istenen 261 bin 846 metrekarelik alanın mutlak tarım arazisi ve üzerinin tamamen dikili olduğunu anlatan Aslan, şöyle devam etti:
“Üzerinde yaklaşık 20 bin ağaç bulunmaktadır. Burada başta Limon olmak üzere, portakal, zeytin, şeftali, kayısı gibi ekonomik katma değeri olan tarımsal ürünler yetiştirilmektedir. Bu alan 50 yılı aşkın süredir Kaleköy Mahallesinin iş ve aş alanı olmuştur. Bu bölge bazı ovaların büyük ova koruma alanı olarak belirlenmesine İlişkin Bakanlar Kurulu kararınca koruma altında iken tarım arazilerine galericiler sitesi ve küçük sanayi sitesi yapma planları ile tarım arazilerinin ranta kurban edilmesi hukuksuzdur. Ormanlık alana bu tür yatırımlar yapılmasına karşıyız. Bu yatırımlar kentimizdeki tarım ve ormanlık vasfı taşımayan alanlara yapılmasını öneriyoruz. Bu alanların ranta kurban edilmesine izin vermeyeceğiz.”

ŞİMŞEK: “BETONLAŞMAK İSTEMİYORUZ”

Kaleköy Mahalle Muhtarı Bayram Ali Şimşek ise 60 hanenin söz konusu alandan geçimini sağladığını ifade ederek yetiştirilen ürünlerin ihraç edilerek devlete döviz kazandırıldığını söyledi. Buradaki yapılaşmanın köylerine gelen rüzgarı keseceğini belirten Şimşek, “Verimli tarım alanlarımızı betonlaştıracaklar. Zaten galericiler sitesi boş. Galericiler sitesinin sorumlusu ile görüştüm. Orada galericilik yapmak isteyen herkes yer olduğunu söyledi. ‘Gelsinler buraya taşınsınlar’ diyor. Bunlar ise gitmiyor. Bunların arkasında kimler var bilmiyoruz. Biz betonlaşmak istemiyoruz. Biz izin vermiyoruz. Bu şekilde kalmasını istiyoruz. Yetkililerden isteğimiz gelsinler burada inceleme yapıp bize destek versinler. Milletvekillerinden bizlere sahip çıkmalarını istiyoruz. Devlet büyüklerimize sizleri sesleniyorum. Bizlere sahip çıkın” ifadelerini kullandı.

ÇİFTLİKKÖY MUHTARI: MAHELLEMİZ TİCARİ ALAN DEĞİLDİR

Eyleme katılan Çiftlikköy Mahalle Muhtarı Aynur Öztürk ise mahallelinde bulunan 683 parselinde imar değişikliği ile küçük sanayi sitesi yapılacağının söylendiğini belirtti. Plan değişikliğinin şu anda askıda olduğunu anlatan Öztürk şunları söyledi:
“Bu parsel tarım ve narenciye üretimi olarak kullanılmaktadır. Çiftlikköy mahallesi ticari alan değildir. Uzun yıllardan bu yana 1. sınıf tarım alanı olarak kullanılmaktadır. Parseli kullanan üreticileri mağdur etmek istemiyoruz. Mahallemizde parsel yakınında üniversite bulunmaktadır. Bu parsel sanayi sitesi olmasına uygun değildir. Mümkün olduğu kadar otobanın üst taraflarında çorak üretim yapılmayan arazilere yapılması daha uygun olacaktır. Verimli topraklarımızı korumak istiyoruz. Bu parselde sanayi sitesi yapılması istemiyoruz.”

“TAYYİP DEDE, BAHÇELİ DEDE SESİMİZİ DUY”

Eyleme katılan bir çocuk ise “Bahçemizi vermeyiz. Bahçemizde limon, portakal nar mandalina yetiştiriyoruz. Bunların parası ile okuyacağız. Betona hayır. Tayyip dede, Bahçeli dede sesimizi duy. Bizde bu bayrağın altındayız” şeklinde konuştu.