2023 YILI

İlk Yayın : 30 Aralık 2023 – Son Güncelleme 30 Aralık 2023, 16:18

Yılın son günü geldi çattı.” Güle güle eski yıl, “hoş geldin yeni yıl” diyeceğiz dünya geneli.
2023 yılını, sadece Cumhuriyetimizin 100. yılı olarak anmayı çok isterdim. Hükümet, ATATÜRK adını anamadan kerhen de olsa kutlama yaptı. Halk, çeşitli kurum ve kuruluşlar, bankalar, kültür kuruluşları, muhalif belediyeler; olanaklarının elverdiği ölçüde canı gönülden kutladılar bayramlarını. Kalıcı eserlerle de Cumhuriyete sahip çıkıldı, çıkılmaya da devam edilecek.

**********************

Ülkemiz 6 Şubat depremiyle sarsılıp binlerce vatandaşını kaybetti. Evler yerle bir olurken aileleri yuttu. Canlar anılarla gömüldü. “Çedes” projesiyle laik eğitime darbeler vuruldu. Anasınıfından başlayarak her yaş grubundaki öğrencilerin sınıflarına din adamları girdi, öğretmenlerin  işini yapmaya kalktılar. Emekliler, dar gelirliler açlık sınırının altında kaldılar. Her gün yağan zam yağmurları insanları perişan etti. Kadına şiddetin arttığı, çocukların tarikatlarda ve kuran kurslarında aşağılanıp taciz edildiği, adaletin yok sayıldığı bir yıl geçirildi. Vicdanlarımız sızladı, içimiz yandı; şehit haberleriyle… Dünyada ise; ırkçılığın yükselişi, hiç uğruna çıkarılan savaşların insanlığı yok edişine seyirci kalındığı, iklim sorunlarının önemsenmediği, doğa katliamlarının devam ettiği, demokrasinin uygulanmadığı bir yıl oldu.

******************

Yıllardır ülkemizde; Noel kutlamaları ile yeni yıl kutlamaları birbirine karıştırılır, doğru kavramları bilmeyenler ya da bilmemezlikten gelenler tarafından gündem oluşturulur. Dünyanın birçok ülkesinde Hristiyanlar tarafından 24-25-26 Aralık tarihleri arasında Hz. İsa’nın doğum günü olarak kutlanır ve bayramdır. Ülkeler geleneklerine göre kutlar, etkinlikler düzenler. 31 Aralık yılın son gününün gecesi yeni bir yılın gelişi kutlanır. Sevdiklerimizle, ailelerimizle evde, dışardaki mekanlarda bir araya gelip, gelen yılın; bolluk, bereket, sağlık , huzur getirmesi dilenir. Yılbaşı kutlama gelenekleri, kültürden kültüre değişir. İnsanların renkleri, gelenekleri farklıda olsa amaçları aynı. Yeni yılın mutluluk ve şans getirmesi. İyi dilekler birbirimize içtenlikle bağlanmamızı sağlayarak pozitif bir başlangıç yapmamıza da yardımcı olur. Akıllı akılsız telefon icat oldu alışkanlıklar bozuldu. Yılbaşı kartlarının yerini aldı.

Günler öncesinden kırtasiyelere, kitapçılara gidilir. Renk renk, boy boy kartpostallar gözden geçirilir. Göndereceklerimizin; yaşları, zevkleri, yakınlık dereceleri, cinsiyetleri ve öğretmenlerimiz düşünülerek seçilen kartpostalların arkalarına özenle kutlama cümleleri yazılır ve zarfa yerleştirilip gideceği adres yazılarak postanenin yolu tutulurdu.

Paramıza göre renkli zarflar seçilir (beyaz zarflardan pahalıydı), zarfın ağzı da kapatılmaz içine geçirilirdi. Ağzını kapatırsak mektup parası ödenirdi. Kapatılmayanlar daha ucuzdu. Görevlinin pulu yapıştırması, “tak” diye damgalaması heyecanla izlenir, acaba kaç günde gider düşüncesiyle postaneden çıkılırdı. Beklemeye başla gelecek cevabı. Nasıl bir kartpostal gelecek, neler yazmış, yazısı güzel miymiş…

Postacı kapıyı çalar, zarfı açanın eline verirdi..

Zarf incelenir, pulda damga yoksa hazine bulmuş gibi sevinilir, hemen kavlatılarak, gönderilecek zarfa yapıştırılırdı.

Kartpostal deyip geçmeyin. Simlisi, üç boyutlusu (ilk defa Almanya’dan gelen bir kartta görmüştüm, sonra bizde de satılmaya başladı), büyük boylusu, el kadar olanı, açılır kapanır olanı..

Hepsi birer sanat eseriydi. Postacı yolunu bekleyenlerin anıları canlanıp gözleri uzaklara daldı bile. Belki de bir damla gözyaşı belirdi dalan gözlerde. Yaşamdaki her nefesin çok değerli olduğunu bilip kendi değerimizin de farkına vararak yaşayalım değerli okurlar. Sağlıcakla kalın.

Huzurlu, bereketli, mutlu ve barış getiren günler olsun.

Başa dön tuşu